YÜRÜTÜCÜLÜĞÜNÜ DEÜ İZMİR ULUSLARARASI BİYOTIP VE GENOM ENSTİTÜSÜNDEN DOÇ. DR. SERHAT TOZBURUN’UN YAPTIĞI EKİP, YEMEK BORUSUNDAKİ DOKULARIN TEMİZLENMESİNİ SAĞLAYARAK KANSER RİSKİNİ DÜŞÜREN ENDOSKOP BAŞLIĞI GELİŞTİRMEYİ BAŞARDI.
Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ), yemek borusundaki dokuların temizlenmesini sağlayarak kanser riskini düşüren endoskop başlığı geliştirdi. Buluş ile yemek borusundaki organ daralması, kanama ve yırtılma gibi riskler en aza indirilerek anormal dokuların temizlenmesi sağlanacak.
DEÜ, çalışmalarına bir yenisini ekledi. Yürütücülüğünü DEÜ İzmir Uluslararası Biyotıp ve Genom Enstitüsünden Doç. Dr. Serhat Tozburun’un yaptığı ekip, yemek borusundaki dokuların temizlenmesini sağlayarak kanser riskini düşüren endoskop başlığı geliştirmeyi başardı. Proje, TÜBİTAK bünyesindeki Araştırma Destek Programları Başkanlığı (ARDEB) tarafından da desteklendi. TÜBİTAK’ın resmi sosyal medya hesaplarından paylaşılan DEÜ’nün yeni endoskop başlığı; organ daralması, kanama ve yırtılma gibi riskleri en aza indirerek anormal dokuların temizlenmesine imkan tanıyor.
Tıpta önemli bir buluş
Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan DEÜ İzmir Uluslararası Biyotıp ve Genom Enstitüsünden Doç. Dr. Serhat Tozburun, çalışmanın tıp alanında önemli bir buluş olduğunu kaydetti. Yüzeysel anormal dokuların zaman içinde yemek borusu kanserine dönüşebildiğini belirten Tozburun, “Erken evre anormal yapıların derin doku katmanlarına yayılmadan temizlenmesi, yemek borusu kanserinden ölümleri nispeten azaltıyor. Üniversitemiz, kanserle mücadelede öncü pek çok faaliyet ve çalışma yürütüyor. Biz de bu alanda geliştirdiğimiz projemiz ile TÜBİTAK’tan da destek almaya hak kazandık” dedi.
20 yılda 6 kat artış
Projede, mühendislikten endoskopik müdahaleye; sayısal modellemeden histokimyasal boyamaya kadar pek çok araştırma faaliyeti yürüttüklerini ifade eden Tozburun, “Yemek borusu kanseri görünme sıklığı, son 20 yılda yaklaşık 6 kat artarak dünya çapında 8. en yaygın kanser tipi haline geldi. Proje ekibimiz tarafından geliştirilen bu yeni başlık ile oluşan dokuları temizlerken, hastanın zarar görme riskini de minimum seviyelere düşürüyoruz. Çalışmalarımıza destekleri için başta Rektörümüz Prof. Dr. Nükhet Hotar olmak üzere yanımızda olan tüm mesai arkadaşlarımıza teşekkür ediyoruz” ifadesinde bulundu.
