Haber Merkezi – CHP’li Nazlıaka, yaptığı yazılı açıklamada projenin ilk bakışta yenilikçi bir model gibi sunulsa da, çocukların güvenliği açısından hayati riskler taşıdığını savundu. Proje kapsamında çocukların “Komşu Anneler”e emanet edildiğini hatırlatan Nazlıaka, şu soruları yöneltti:
“Denetimin nasıl yapılacağı, hangi kriterlerin esas alınacağı, ev ortamlarının nasıl kontrol edileceği gibi hayati konulara dair net bir açıklama bulunmamaktadır. Aileler, çocuklarını hiç tanımadıkları birinin evine bırakırken kime güvenecekler?”
Projenin geleceği hakkında kaygılarını dile getiren Nazlıaka, geçmişteki acı deneyimlere işaret etti. Kamusal denetimden uzak, bireysel inisiyatiflerle yürütülen bu tarz projelerin, dini yapılanmaların çocuk bakımı alanında rol üstlenmesine zemin hazırlayabileceği uyarısında bulunan Nazlıaka, “Bugün ‘Komşu Anne’ adıyla başlatılan bu proje, yarın cemaat evlerinde çocuk bakımı uygulamalarına dönüşmeyecek mi?” diye sordu.
Nazlıaka, devletin asıl sorumluluğunun ücretsiz kreş hizmetlerini yaygınlaştırmak olduğunu vurgulayarak, “Bu çocukların başına bir zarar geldiğinde sorumluluğu kim üstlenecek? Bakanlık mı, bakıcı mı, aile mi?” sorusunun yanıtlanmadan projenin devam etmemesi gerektiğini belirtti.
Çocukların üstün yararı için kamusal hizmetlerin şeffaflık, denetim, liyakat ve kamu yararı ilkeleri ışığında sağlanması gerektiğini ifade eden Nazlıaka, bu sorumluluğun hiçbir şekilde bireylere devredilemeyeceğini söyledi.