“Yıkım Taşeronları ve Yapım İşçileri Mücadelesi”
Bolat, bir yanda Türkiye için mücadele eden Cumhur İttifakı ve hükümeti, diğer yanda halkı sokağa çağıran, ekonomiye zarar vermeye çalışan bir anlayışın bulunduğunu ifade etti. “Şu anda mücadele bu iki zihniyetin mücadelesi. Kazanan, çalışan, üreten, halkı için çabalayan, ülkesi için çabalayan doğrular olacaktır. Bir yanda yıkım taşeronları, bir yanda yapım işçileri. Böylesi bir manzara var” diye konuştu.
Ekonomiye Sahip Çıkma Çağrısı
Bakan Bolat, halkın milli ekonomiye, esnafa ve ticarete sahip çıkmasından duyduğu memnuniyeti dile getirerek, “Halkımıza bu anlamda şükran borçluyuz. Türkiye böyle bir ülkedir, böyle asil bir millettir. Zor günler ya da tehlikeyi gördüğü zaman vatandaşlarımız ve sağduyulu vatandaşlarımızın içindeki dev uyanır ve bir yanardağ gibi kükrer ve Allah’ın izniyle Türkiye’yi yıkmak ya da yıpratmak, zarar vermek isteyenlere asla izin vermez” dedi.
“Boykot Soruşturmaları Adliyenin Konusu”
Boykot üzerine başlatılan soruşturmaların adliyenin konusu olduğunu söyleyen Bolat, “Mutlak iktidara talip olanlar; projeleriyle, planlarıyla ortaya çıkmak zorunda” dedi. Boykot çağrısını siyasi olarak gördüğünü söyleyen Bolat, “Olgular, gerçekler daima yalanların, algıların önüne geçecektir ve kazanacaktır ve zaten 22 yıldır da vatandaşımız; ferasetiyle, basiretiyle, sağduyusuyla bunu göstermiştir” diye konuştu.
Geçmiş Boykotlara Atıf
Bolat, bugünkü boykot çağrısına benzer sahneleri daha önce de gördüğünü belirterek, Gezi olayları ve 28 Şubat sürecinde yaşananları hatırlattı. “Hiçbir farkı yok ama o firmaların hepsi büyüdü, gelişti, işlerini büyüttüler, ekonomiye çok ciddi katma değerler ürettiler. Kaybeden bu listeleri yayınlayanlar oldu” dedi.
“Demokrasi Adalet Gibi Kavramları Kendilerine Reva Görüyorlar”
Bir ülkede kamu düzeninin bozulması halinde orada ne ekonominin ne asayişin ne de huzurun kalacağını ifade eden Bolat, demokrasideki hak ve hukuk kavramlarının farklı kesimlerce farklı algılanmasına değindi. “Burada demokrasi adalet, hak, gibi kavramları sadece kendilerine reva görüyorlar. Biz bunları, Gezi olaylarında da gördük. Nasıl kamu mallarına ve halka yönelik vandallıklar yapıldı, zararlar verildi. 28 Şubat’ta vatandaşlarımızı; muhafazakar, dindar insanlarımızı inim inim inlettiler ama kazanan sağduyulu vatandaşlarımız oldu. Bu zulmü yapanlar 30 senedir iktidar yüzü görmediler ve görmeyecekler inşallah” dedi.