Haber Merkezi – Milyonlarca memur ve memur emeklisinin 2026 ve 2027 yıllarındaki maaş artışlarını belirleyecek olan 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmeleri, hükümetin sunduğu ilk teklifle gergin başladı. CHP Emek Büroları, yapılan teklifi “emekçinin sofrasındaki ekmeğe el uzatan bir gasp girişimi” olarak değerlendirdi.
Hükümetin 19 günün sonunda masaya getirdiği; 2026 yılı için yüzde 10+6, 2027 yılı için ise yüzde 4+4 zam önerisinin akıl, mantık ve insafla açıklanamayacağı belirtilen açıklamada, “İktidar marifetiyle emeğin değersizleştirildiği ülkemizde yeni bir sayfa açılmıştır,” ifadeleri kullanıldı.
CHP Emek Büroları, teklifin TÜİK’in “Hayalflasyonu”nu dahi temel almadığını, halkın yaşadığı gerçek hayat pahalılığından tamamen kopuk olduğunu savundu. Açıklamada, “Türkiye’de sabit ücretliler Hazine ve Maliye Bakanı tarafından resmen esir alınmıştır. Milyonlarca kamu emekçisinin kaderi kâğıt üzerindeki iyimser rakamlara bağlanmıştır,” denildi.
Açıklamada ayrıca, yetkili memur konfederasyonunun (Memur-Sen) iktidarı doğrudan sorumlu tutmak yerine muğlak bir “kamu işvereni” tanımıyla yetinmesi eleştirildi. Bu tutumun, masada emeğin elini zayıflattığı vurgulandı.
Ağustos ayı sonunda uzlaşı sağlanamaması durumunda devreye girecek olan Kamu Görevlileri Hakem Heyeti’ne de güven duyulmadığı belirtilerek, “Sarayın kontrolündeki Kamu Görevlileri Hakem Heyeti’nden de adalet çıkmayacağı ortadadır,” ifadelerine yer verildi.
CHP Emek Büroları, tek çarenin tüm emek cephesinin ortak talepler etrafında birleşerek “örgütlü mücadele” vermesi olduğunu belirterek, “Hak ancak örgütlü mücadeleyle alınır,” çağrısında bulundu.
