İddiaların ardından bazı gruplar, yabancı uyruklulara ait olduğu belirtilen işyerlerine ve araçlara saldırdı. Polis ekipleri olaylara müdahale ederken, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, 67 kişinin gözaltına alındığını açıkladı.
Olayın ardından Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlattı ve yayın yasağı getirdi. Kayseri Valiliği ise Suriye uyruklu çocuğun devlet koruması altına alındığını duyurdu. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı da açılacak davaya müdahil olacaklarını belirtti.
Yaşanan olaylar, Türkiye’deki mülteci ve göçmen tartışmalarını yeniden alevlendirdi. Sosyal medyada bazı kesimler, olayın ardından nefret söylemlerini artırırken, bazıları da yaşananların provokasyon amaçlı olabileceği uyarısında bulundu.
Yetkililer, halkı sağduyuya davet ederken, olayların sorumlularının adalet önünde hesap vereceği vurgulandı. Yaşananların mülteci ve göçmenlere yönelik genel bir tepkiye dönüşmemesi için sivil toplum kuruluşları ve kanaat önderleri de sorumluluk almaya çağrıldı.
Olayın ayrıntıları ve soruşturmanın sonuçları henüz netlik kazanmamış olsa da, yaşananlar Türkiye’deki toplumsal barışı ve huzuru tehdit eden bir potansiyel taşıyor. Bu nedenle, olayın tüm yönleriyle aydınlatılması ve sorumluların cezalandırılması büyük önem taşıyor.