İstanbul Kongre Merkezi’nde düzenlenen anlamlı buluşma, farklı inançlardan liderleri aynı sofrada buluşturarak birlik ve beraberlik mesajı verdi.
İftar programına Fener Rum Patriği Bartholomeos, Süryani Ortodoks Cemaati Ruhani Lideri Yusuf Çetin, Türkiye Musevi Hahambaşılığı Temsilcisi Rav. Naftali Haleva, Türkiye Caferileri Lideri Selahattin Özgündüz, Alevi Dernekleri Federasyonu Başkanı Zeynel Abidin Koç ve Şişli Müftüsü Tahsin Aydın gibi önemli dini liderler katıldı.
İmamoğlu: “İstanbul Bir Medeniyet Sofrasıdır”
İftar programında konuşan Başkan İmamoğlu, İstanbul’un asırlardır farklı kültürlerin ve inançların bir arada yaşadığı kadim bir şehir olduğunu vurgulayarak, “İstanbul bir medeniyet sofrasıdır. Dünyada bir benzeri yoktur. Geçmişte de birçok inanç sistemi, bu şehirde yan yana varlığını sürdürmüştür,” dedi.
İBB olarak tüm inanç gruplarına eşit hizmet sunma gayretinde olduklarını belirten İmamoğlu, kurdukları Dini Kurum ve Topluluklarla İlişkiler Müdürlüğü’nün bu alanda önemli hizmetler sunacağına inandığını ifade etti. İmamoğlu, “Bu şehirde dini ve kültürel kurumlar, toplumsal barış adına her zaman önemli roller üstlenmiş, sosyal hayatın da vazgeçilmez birer parçası olmuştur. Dini Kurum ve Topluluklarla İlişkiler Müdürlüğü’müz de İstanbul’daki tüm inanç gruplarıyla etkili bir iletişim ağı kuracak, onların sorunlarına ve ihtiyaçlarına duyarlı bir şekilde hizmet edip, manevi birliğimizin güçlenmesine katkı sunacaktır,” şeklinde konuştu.
Manevi Mirasa Vurgu
İstanbul’un tarihi ve manevi mirasını koruma konusundaki hassasiyetlerini dile getiren İmamoğlu, İBB Miras ekiplerinin tarihi mezarlıklardan türbelere kadar birçok önemli yapıyı restore ettiğini ve koruma altına aldığını belirtti. İmamoğlu, “İstanbul’un tarihi türbeleri, hazireleri ve inanç durakları, yüzlerce yıl içinde bu şehirden gelmiş geçmiş olan ecdadımızın kutsal hatırasını yaşatan, kıymetli izleridir. İstanbul’un bugünkü ruhu için de her birinin hakkı vardır. Ve o hakkın ödenmesini bizlerden beklemektedir. Biz, İstanbul’un muhafızlığını üstlendik ve bunun hakkını vermemiz gerekir,” dedi.
Birlik ve Beraberlik Çağrısı
Konuşmasında ülkenin zorlu bir süreçten geçtiğini belirten İmamoğlu, Ramazan ayının birlik, beraberlik ve dayanışma değerlerini hatırlattı. Atatürk’ün “Yurtta sulh, cihanda sulh” ilkesine ve Osmanlı’nın “İnsanı yaşat ki devlet yaşasın” anlayışına vurgu yapan İmamoğlu, “Bizi başarıya götürecek yöntemler, tarihimizde de inancımızda da mevcuttur. Dinimizin gerekliliklerini, günün ihtiyaçlarıyla birleştirerek, daha güçlü bir toplum olabiliriz. Çabamız, bu şehri ve bu ülkeyi adalete, kardeşliğe, huzura kavuşturmak içindir. Birbirimizden güç alarak bunu başaracağımıza tüm kalbimle inanıyorum,” ifadelerini kullandı.
İmamoğlu, konuşmasının sonunda tüm İslam alemine ve insanlığa barış, huzur ve bereket dileklerinde bulunarak Ramazan ayını tebrik etti.