Yaklaşık 4 saat süren sorgusunda İmamoğlu’nun, kendisine yöneltilen birçok soruya “Bu soruyu muhatap almıyorum. Tüm isnatları şiddetle reddederim” şeklinde cevap verdiği öğrenildi.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında, İmamoğlu ve 99 şüpheli hakkında “suç örgütü yöneticisi olmak”, “suç örgütüne üye olmak”, “irtikap”, “rüşvet”, “nitelikli dolandırıcılık”, “kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek” ve “ihaleye fesat karıştırmak” suçlamaları bulunuyor.
Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince ifadesi alınan İmamoğlu’na, sorgu başında etkin pişmanlık hükümleri hakkında bilgi verildi. “Tarafınıza anlatılan etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istiyor musunuz?” sorusuna İmamoğlu, “Ben herhangi bir suç işlemediğim için etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istemiyorum” yanıtını verdi.
Mal varlığına ilişkin sorulara “Mal bildiriminde bulundum” cevabını veren İmamoğlu, aylık gelirinin 250 bin lira olduğunu belirtti.
İmamoğlu’na Yöneltilen Suçlamalar ve Sorular
Polis sorgusunda İmamoğlu’na, “suç işlemek amacıyla örgüt kurmak ve yönetmek”, “suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak”, “rüşvet”, “ihaleye fesat karıştırma”, “edimin ifasına fesat karıştırma”, “irtikap” ve “nitelikli dolandırıcılık” suçları kapsamında çeşitli sorular yöneltildi.
99 Şüphelinin Fotoğrafları Gösterildi
Sorgu sırasında İmamoğlu’na, aynı soruşturmada şüpheli olan 99 kişinin fotoğrafları gösterilerek bu kişileri tanıyıp tanımadığı soruldu. İmamoğlu bu soruya, “Aslında burada bulunmamın yegane sebebi hakkımda başlatılan bir siyasi müdahale ve mücadele modelidir. Bu mücadele biçimi ne yazık ki bir yargı tacizi şeklinde tarafıma yıllardır sürdürülmektedir. 16 milyon İstanbullunun, İstanbul tarihindeki en yüksek üç oy oranına sahip bir biçimde seçim kazanmış birisine bu soruların sorulmasını halkın iradesine dönük sürecin bir parçası olarak görüyorum. Bu sebeple bu açıklamayı yapıyorum. Devamında soracağınız sorularla ilgili olarak esas itibarıyla Cumhuriyet Başsavcılığında ayrıntılı yanıt vereceğim olmakla birlikte gerekli gördüklerime de yanıt vereceğim” şeklinde cevap verdi.
Gizli Tanık İfadelerini Muhatap Almadı
Soruşturma kapsamında gizli tanık ve tanıkların ifadelerine karşı beyanının sorulması üzerine İmamoğlu, bu soruları muhatap almadığını ve tüm isnatları şiddetle reddettiğini ifade etti. MASAK raporlarına ilişkin soruları da yanıtsız bıraktı.
MASAK Raporuna İlişkin Açıklaması
Hazırlanan ve dosyaya giren MASAK raporlarının okunarak, adı geçen kişilerle yapılan ticaretin içeriği hakkındaki sorulara İmamoğlu, “Sorunun dayanağı MASAK raporu tarafıma ibraz edilmediği için bu aşamada ayrıntılı bir bilgi verememekle birlikte söz konusu hususun tamamen bir anonim şirketin yasal satışından ibaret olduğu anlaşılmaktadır. Bu konuda ayrıntılı bilgi ve belgeler bilahare yasal mercilere iletilecektir. Kaldı ki İmamoğlu İnşaat 36 yıllık ailemize ait bir şirket olup, belediye başkanı seçildikten sonra şirkette imza yetkim dahi bulunmamaktadır. Profesyonel olarak yönetilen bir şirkettir. Şahsımla ilgili tüm mal varlığı 3628 sayılı yasa uyarınca ilgili resmi merciler ve kamuoyunun malumudur. Bununla ilgili bir isnat varsa peşinen reddettiğimi beyan ederim” yanıtını verdi.
Reklam İhalelerindeki Kamu Zararı İddiaları Soruldu
İmamoğlu’na sorgusunda, reklam ihalelerinde yaşandığı iddia edilen milyarlarca liralık kamu zararı iddiaları da yöneltildi.
Mülkiye Müfettişlerinin Tespitleri Soruldu
İmamoğlu’na, mülkiye müfettişlerinin hazırladığı raporda yer alan 7 eylemdeki tespitler de tek tek soruldu. Bu eylemler genellikle çeşitli reklam ihalelerindeki usulsüzlük ve kamu zararı iddialarını içeriyordu. İmamoğlu, bu sorulara da “Bu soruyu muhatap almıyorum, tüm isnatları şiddetle reddederim” şeklinde cevap verdi. Bahsi geçen ihaleler ve iddia edilen kamu zararları şu şekilde sıralandı:
Beylikdüzü Dönemine Ait İhale Soruldu
İmamoğlu’na ayrıca, Beylikdüzü Belediye Başkanlığı dönemine ait 2016 yılındaki bir ihale ile ilgili bir tanığın beyanı da soruldu. İhalenin usulsüz yapıldığı ve bir şirkete haksız ödeme yapıldığı iddiasına İmamoğlu, “Bu soruyu muhatap almıyorum. Tüm isnatları şiddetle reddederim” yanıtını verdi.
İmamoğlu, bazı sorulara cevap vermediği için tekrar açıklama yapıp yapmayacağının sorulması üzerine “Hayır” cevabını verdi.
“Ülkemizin İtibarının Ciddi Zarar Görmesi Çok Üzücü”
İfadesinin sonunda eklemek istediği bir husus olup olmadığı sorulan İmamoğlu, “Gözaltına alındığım saatlerden ifadeyi verdiğim şu ana kadar hissettiklerimden, ifade anında sorulan sorulardan sonra kendimi, milletimiz, şehrimiz ve ülkemiz adına çok daha kötü hissettiğimi ifade etmek isterim. Türkiye’nin ulusal ve uluslararası birçok çözüme muhtaç konusu varken yukarıda sorulan sorular göstermiştir ki kumpas, uydurma, yalan ve komplo teorilerinden oluşan mesnetsiz suç isnatları ile gözaltına alındığım an itibarıyla Türkiye’nin ve bütün dünyanın gündemine düşmüş olmak, ülkemizin itibarının ciddi zarar görmesi, demokrasi ve adaletin zedelendiğinin yaşanması çok üzücüdür” şeklinde konuştu.