Özçağdaş, bu talebi “YÖK’ün kurulduğu 1980’leri bile aratacak nitelikte açık bir fişleme” olarak nitelendirdi ve konuyu Meclis gündemine taşıdı.
Özçağdaş yaptığı açıklamada, YÖK’ün üniversitelere gönderdiği yazının kamuoyunda, özellikle öğrenci ve akademisyenler arasında ciddi tartışmalara yol açtığını belirtti. Bu yazının, özgür ve eleştirel düşüncenin merkezi olması gereken üniversitelerin akademik ve özerk yapısını zedelediğini savunan Özçağdaş, “Gönderilen yazı, anayasal haklarını kullanan öğrencilerin barışçıl eylemlere katılmasını engellemeye yönelik, akademik ortamı sindirmeye dönük bir kısıtlama niteliği taşımaktadır” dedi.
YÖK’ün, boykotlara katılanlar hakkında işlem başlatılmasını ve bu konuda kendisine bilgi verilmesini istemesinin “açık bir fişleme” olduğunu vurgulayan Özçağdaş, şunları söyledi: “Üniversitelere yapılan bu müdahale YÖK’ün hazırladığı 2024-2028 stratejisinde belirttiği erişim, fırsat eşitliği, kapsayıcılık, çeşitlilik, şeffaflık, işbirliği, akademik ve bilimsel özgürlük, kurumsal özerklik gibi temel üniversite değerlerine aykırı, katılımcı, şeffaf, özgür üniversite ortamını yok saymakta, kampüslerin güven, barış ve demokratik ortamını zedelemekte, isimlerin bildirilmesi ile anayasal hakları tehdit etmektedir.”
Bakan Tekin’e Soru Önergesi
Suat Özçağdaş, konuyla ilgili olarak Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in yanıtlaması istemiyle TBMM’ye bir soru önergesi verdi. Önergede şu sorulara yer verdi:
Özçağdaş, YÖK’ün bu tutumunun üniversitelerdeki demokratik ortamı ve akademik özgürlükleri tehdit ettiğini belirtti.