Gökçen konuşmasında, İmamoğlu davasının sadece İmamoğlu’na değil, “gerçek demokrasiye inanan herkese” yönelik bir saldırı olduğunu savundu. Konuşmasında yer alan iddialara göre Gökçen, “Ekrem İmamoğlu, bir suç işlediği için değil; Erdoğan’a karşı dört seçim kazandığı için ve bir seçim daha kazanacağı için cezaevinde” ifadelerini kullandı. Gökçen ayrıca, “301 gencin” de suç işledikleri için değil, barışçıl protesto haklarını kullandıkları için cezaevinde olduğunu öne sürdü.
Konuşmasında Avrupa Konseyi üyesi ülkelere ve kuruma da eleştiriler yönelten Gökçen, demokratik değerlerden pragmatik nedenlerle (siyasi çıkarlar, mülteci anlaşmaları, jeopolitik konumlar vb.) taviz verilmemesi gerektiğini vurguladı. Değerlerin feda edilmesinin sadece üye devlet kaybına değil, kurumun kendisine de zarar verebileceği uyarısında bulunan Gökçen, “Kabul etmeliyiz ki demokrasi olmadan güvenlik olmaz” dedi. Geçmişte demokrasiyi inşa etmek için yapılan fedakarlıkların hatırlanması gerektiğini belirtti.
Gökçen, sözlerini Türkiye’deki kitlelerin sıkça kullandığı “Kurtuluş yok tek başına; ya hep beraber ya hiçbirimiz!” sloganıyla tamamladı.
Önemli Not: Haber metninde ve Gökçe Gökçen’in AKPM konuşmasına atfedilen ifadelerde Ekrem İmamoğlu’nun “tutuklanması” ve “cezaevinde” olmasından bahsedilmektedir. Ancak, 11 Nisan 2025 tarihi itibarıyla İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu cezaevinde değildir. Hakkında verilen hapis cezası ve siyasi yasak kararı Yargıtay aşamasında olup, karar kesinleşmediği için henüz infaz edilmemiştir. İmamoğlu görevine devam etmektedir. Gökçen’in konuşmasının, davanın yarattığı siyasi etkiye ve potansiyel sonuçlarına yönelik bir eleştiri içerdiği anlaşılmaktadır.