Özel, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na yönelik hukuki süreçleri “darbe girişimi” olarak nitelendirerek Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı “cunta başkanı” olmakla suçladı ve “Ne yaparlarsa yapsınlar, hapiste de olsa yasaklı da olsa adayımız İmamoğlu’dur” dedi.
“Adayımız İmamoğlu, Kampanya Onun Üzerinden Yürür”
Özel, İmamoğlu’nun hukuki engellerle karşılaşması durumunda dahi CHP’nin Cumhurbaşkanı adayının değişmeyeceğini vurguladı. İmamoğlu’nun hapsedilmesi veya siyasi yasak alması halinde dahi kampanyanın onun adına yürütüleceğini belirten Özel, gerekirse seçimin “Ekrem İmamoğlu hapiste mi kalsın, özgür mü olsun?” veya “Türkiye’de otokrasi mi olsun, demokrasi mi olsun?” şeklinde bir referanduma dönüşeceğini ifade etti. Özel, “Millet karar verdi. Ben karar vermedim ki” diyerek, adayın halk tarafından belirlendiğini savundu.
“Erdoğan Darbe Yaptı, Cunta Başkanı Unvanı Aldı”
İmamoğlu’nun diplomasının iptal edilmesi ve ardından gelen gözaltı ve tutuklama (Özel’in ifadesiyle) sürecini “darbe” olarak tanımlayan Özel, “Erdoğan son seçimde aldığı oy ile Cumhurbaşkanı unvanı almıştır, 19 Mart’a yaptırdığı işle cunta başkanı unvanı almıştır” dedi. Özel, bu sürecin arkasındaki ismin İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek olduğunu, Gürlek’in Erdoğan’a düzenli brifingler verdiğini ve siyasi talimatla hareket ettiğini iddia etti.
Saraçhane Direnişi ve Yeni Eylem Planı
Özel, İmamoğlu’na yönelik operasyonlar sonrası Saraçhane’de gerçekleşen ve 1.2 milyona ulaşan protestoları “darbeyi püskürten halk hareketi” olarak niteledi. Bu direniş ruhunu devam ettireceklerini belirten Özel, Samsun’dan başlayarak her hafta sonu en az bir ilde “İmamoğlu’na Özgürlük ve Erken Seçim” mitingi yapacaklarını açıkladı. İkinci mitingin Yozgat’ta yapılacağını belirten Özel, ayrıca Saraçhane direnişini anmak için her Çarşamba 20:30’da farklı ilçelerde eylemler düzenleyeceklerini duyurdu. Özel, ülke genelinde “Adayım yanıma, sandığım önüme gelsin” sloganıyla Erdoğan’a yönelik “tarihin en büyük güvensizlik oyu” için imza kampanyası başlattıklarını da belirtti.
Şimşek’e Sert Eleştiri: “Sahtekar Çıktı, Darbenin Mali Ayağı”
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’i de hedef alan Özel, Şimşek’in İmamoğlu’na yönelik operasyona sessiz kalarak ve sonrasında yaşanan ekonomik türbülansta rezervlerin yakılmasına göz yumarak “darbenin mali ayağı” olduğunu iddia etti. Özel, “Mehmet Şimşek sahtekar çıktı… O rezervleri bugünler için biriktirdiyse yazıklar olsun ona” ifadelerini kullandı. Şimşek’in MASAK raporu sürecinden haberdar olduğunu ancak sessiz kaldığını savundu.
Kürt Sorunu, Siyasi Tutsaklar ve Medya
Kürt sorununun çözüm adresinin Meclis olduğunu tekrarlayan Özel, hükümetin DEM Parti ile görüşmesini “Başkent uzlaşısı” olarak nitelendirerek çelişkiye dikkat çekti. Osman Kavala, Selahattin Demirtaş, Ümit Özdağ gibi siyasi tutukluların derhal serbest bırakılması gerektiğini belirtti. Medyaya da eleştiriler yönelten Özel, özellikle NTV’yi Saraçhane mitinglerini yeterince vermemekle suçladı ve “Gazetecilik yapsınlar, yoksa acımayacağım” dedi.
Özel, bu mücadelenin kendisi için kişisel riskler taşıdığının farkında olduğunu belirterek, “Suikasti, dokunulmazlığımın kaldırılmasını, hapse atılmayı göze almışım… Vallahi de billahi de ölümü göze aldım, ben bunlara teslim olmayacağım ve bu memleketi teslim etmeyeceğim” diyerek kararlılığını vurguladı.